21 Şubat 2012 Salı

bugünden kalanlar



Azıcık da olsa güneşin olduğu bir Ankara 'ya uyandık bugün.. benim gibi kış/kar sevdalısı biri bile artık havalar ısınsın diyorsa düşünün artık Ankara da durum nedir:)
Zaten bana az bi tuhaf gelen bir kültür var Ankara'da, alışveriş merkezi odaklı hayatlar..(bir tek Ankara da değil tabii bu)İnsanlar Tunalı'da yürüyüş yapmayı ,oturup bir bardak çay içmeyi,sohbet etmeyi neden sevmez bu şehirde anlamadım ben.. Yeterince çok mağaza yokmuş Tunalıda, her aradığını bulamıyormuş insan, yollar çamurmuş,arabayı park derdi varmış..varmış da varmış..

bilmem..ben başka bir dünyada aşıyorum heralde. nefes alma ihtiyacımıza noldu peki? tüketmeden,mağaza mağaza dolaşmadan arkadaşlarla geçirilen saatlere ne oldu? Derdimiz yok mu bizim artık hiç anlatacak,hayallerimiz yok mu,ne bileyim dedikodu da mı yok hiç? Herşeyi paket hizmet sunan alışverişmerkezlerinde mi çözmek zorundamıyız?


Bazıları der ki..Ankarada yapacak başka bir şey yok, bir denizimiz yok ki, bizim de alışveriş merkezlerimiz var.. Cık. Bununla ilgili değil, bu bir yaşam kütürü.Kendini nereye ait hissettiğine, özüne, ruhuna bağlı sadece.. İzmir de de bir dolu alışveriş merkezi var ve onlar da dolup taşıyor..demekki mesele hangi şehirde olduğundan öte bir şey.. nerde olmayı ,nasıl yaşamayı tercih ettiğin..


yanında bir dost varsa, önünde bir bardak çay.. tamamdır. ister izmir de ol,ister ankarada,mutlusundur.ve aslolan budur.ha derseniz ki ankarada mı dostla bir bardak çay izmir de mi? e o zaman diyecek lafım yok..ama kimse de kendi tercihlerini sorgulamak yerine faturayı yaşadığı şehre kesip durmasın:)


Malum soğuk bir kış günü olduğu için Tunalı nerdeyse bomboştu bugün. Yine o rengarenk kafalı, ilginç yaşlı teyzelerden vardı bolca.En çok Erzincan Mandra ve Takva tavukçunun çalışanlarına acıyorum ya ben Tunalıda, bu teyzeler onları saatlerce esir alıyor bir parça izmir tulum için.. Fenalık geçiriyorsunuz beklerken,yemin ederim eşinin teyzesinin torununu anlatanı bile duydum ben,o kadar yani:)


neyse.. biz bugün keyifli bir gün geçirdik cafe des cafes de. benim olmasını hayal ettiğim yer,kimbilir beki bir gün ha ,olamaz mı;)


çikolatalı cheesecake+çay ve adına aşık olup sonra da içmeyi unuttuğum bişi.bi sonrakine artık:)


Tunalı ya kadar gidip ritüelimi tamamlaadan olur mu,tabii ki kendimi yine filmlerin içine attım ve bunları aldım:


descentas/senden bana kalan


the help


tinker tailor soldier spy/köstebek


the iron lady/demir leydi


artist


extremely loud&incredebly close


evet bildiğiniz,çoğu oscar adayı..bakalım, bu hafta geleneksel oscar haftası,gömülelim filmlere:)

izleyeyim,tek tek yazacağım hepsini.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder