2 Ekim 2013 Çarşamba

The Lumineers - Charlie Boy




                  




Bugün sabah Modern Sabahlar'ın konusu "en son neye, hangi duruma ağız dolusu küfür ettiniz" di. Sizin de tahmin edeceğiniz üzere;  çok da şaşırtıcı bir durum yok, tabii ki  herkesin ortak derdi trafik! Ne tuhaf di mi hepimizin derdi olması, o zaman kim bu durmadan kornaya basıp, selektör yapan insanımsılar? Bence trafikte böyle bencileyin(bu sözcük gerçekten var di mi ) bir avuç "saftirik" insan var  böyle dert sahibi olup çıkıyor eni konu:)

Neyse, dönelim konumuza. Sabah enfes uyandım. Duyduğum ilk iki cümle şunlardı:

- Anne bak sana mayva(evet evet mayva) topladım çok güzel, hadi kalk da yiyelim.Sen soyar mısın anne ben soyayım mı portakalını? (elinde  sarı bir mandalla -portakal yani- bekleyen 2,5 yaşında bir mucize, çamaşırlıktan topladığı mayvalarla karşımda)

-Canım bak bugün hava tam da senin en sevdiğin gibi.

Daha ne ister ki insan hayattan..


Okula gitmeden önce kitap okuduk, boyama yaptık, oyun hamuruyla oynadık ve son olarak legoları yük yapıp kamyonlara yükledik.Okul 9 da başlıyor. Diyeceğim o ki, düşünün artık siz kaçta uyandık:) Şikayetim yok, sabahlar ayrı bir keyifli , üçümüz de evde olduğumuz için sanırım.

Hala konuya gelemedim. Yine ayrı bir yazı mı yapsam, ne yapsam, yok artık yazayım buraya.
Velhasıl çıktık evden, havada yağmur, radyoda modern sabahlar, kıkır kıkır gidiyor----uz. diyecektim ki; daha 100 metre gitmeden kilit olmuş bir trafikle burun buruna geldik. Gerekli küfürler içten içten edildi, tüm işleri okulların açılmasına bırakan zihniyet esefle kınandı ve ... baktı ki çare yok; el istemsizce "müziğim" i tıkladı.

Zamanın göreli olduğunu artık bilmeyen yoktur herhalde di mi , bizim yarım saatimizi keyiflendiren "kısaltan"  The Limunneers  oldu bu sabah.

Bu renk sabahlarda seni daha da çok seviyorum Ankara..

Bu renk  sabahlar için 60 yaşıma bir not olsun istedim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder